AK PARTİ ŞIRNAK İL BAŞKANI ERKAN'DAN 28 ŞUBAT AÇIKLAMASI

"28 Şubat’ta siyasete, demokrasiye ve insan haklarına 'balans ayarı' vermeye çalışanlar, aziz milletimiz tarafından kısa sürede balans ayarına uğradılar"

AK PARTİ ŞIRNAK İL BAŞKANI ERKAN
GÜNCEL 29.02.2024 09:16:00 0

AK Parti Şırnak İl Başkanı İbrahim Halil Erkan, "28 Şubat’ta siyasete, demokrasiye ve insan haklarına “balans ayarı” vermeye çalışanlar, aziz milletimiz tarafından kısa sürede balans ayarına uğradılar." ifadesini kullandı.

Erkan, Sanat Sokağı'nda partililerinde katıldığı basın açıklamasında, 27 yıl önce "Silahlı cunta tarafından sözde irtica tehdidiyle bütün bir ülkeyi çevrelemeye çalışmak, toplumun çeşitli kesimlerini vesayet ideolojisinin elinde rehin tutmak, insanlık onuruna, akıl ve mantık ilkelerine deli gömleği giydirmek" üzere gerçekleştirilen 28 Şubat Postmodern Darbesi'nin insanlık tarihine kara bir leke olarak geçtiğini belirtti.

İslami kimliğe duydukları derin öfkeyi, sistematik ve kanun dışı vahşi bir militarist dayatma ile dışa vuran darbecilerin, aldıkları antidemokratik MGK kararlarıyla dönemin iktidarına darbe vurduğunu kaydeden Erkan, yaşanan süreçte İslami kimliğe sahip olan toplumun büyük bir kesimin türlü yollarla kısıtlandığını vurguladı.

Genç kızların üniversitelere başörtüleriyle giremediğini, kılık kıyafetleri nedeniyle gençler eğitim haklarından mahkum bırakılarak ikna odaları eliyle inançlarından vazgeçmeye zorlandığını hatırlatan Erkan, şu ifadeleri kullandı: "Katsayı adaletsizliğiyle gençlerin istedikleri okulda eğitim almalarının önü kapatıldı. Kamu görevlileri eşleri başörtülü olduğu için fişlendi. Siyasi görüş ve inancından dolayı insanların; çalışma, eğitim, ibadet, düşünce ve ifade özgürlükleri gibi temel hakları engellendi. Ülkesi için milleti için çalışan ve üreten sermaye dahi 'yeşil sermeye' adı altında kategorize edildi, ötekileştirilmiştir. 28 Şubat’ta siyasete, demokrasiye ve insan haklarına 'balans ayarı' vermeye çalışanlar, aziz milletimiz tarafından kısa sürede balans ayarına uğradılar. Türkiye’ye sözde ayar vermeye kalkan, milletimizin elinden geleceğini, haklarını ve huzurunu alan karanlık darbe dönemleri, milletimizin 15 Temmuz gecesi verdiği mücadele ile bir daha yaşanmamak üzere tarihe gömüldü. Milletimizden aldığımız güç ve tarihin bize yüklediği sorumluluk ile millet iradesini egemen kılma, büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa etme mücadelemize kararlılıkla devam ediyoruz." 

“Türkiye Cumhuriyeti’nin demokrasisi adım adım ilerlemiştir. Cumhuriyet kurulduğundan bu güne türlü türlü idari, hukuki, baskı ve sıkıntı yaşamış olsak dahi millet kendi kaderini ve iradesini tecelli ettirme yolunda kararlılıkla ilerlemiştir. Milletin iradesinin tecellisi olarak 21 yıldır milletin adamı olan Recep Tayyip Erdoğan milletin gönlüne girmek sureti ile bu ülkenin hukukunu, demokrasisini, insan haklarını, özgürlüklerini geliştirmiştir” 

“Tabii ki 28 Şubat süreci ile alakalı akıllarda kalması gereken en önemli mantık iktidar olmak ile muktedir olmanın arasındaki farktır. Milletin iradesi ile hükümet kuran, milletin iradesi ile başbakan olan idarecilerimiz vesayet anlayışının altında muktedir olmayı başaramamıştır. Ve 28 Şubat’ta da başta inanç sistemi olmak üzere ülkenin demokrasisine ağır bir darbe vurulmuştur. O darbenin etkisi ile gençlerimiz eğitim haklarından mahrum bırakılmıştır. Başörtülü kızlarımız eğitim hakkından geri bırakılmıştır. Ama dikkat çekilmesi gereken bir mevzu varsa, o dönemki anlayış yalnızca dinini yaşamak isteyene bir engel, bir kısıtlama getirmiyordu. Kürt olana da kendi hakkını mahrum ediyordu. Alevi olanın inancı ile yaşamasını engelliyordu. Hiçbir özgürlüğü, hiçbir insan haklarını kendi hakları üstünde tutmuyordu”

“AK Parti olarak şöyle bir anlayışı benimsiyoruz ve benimsemeye de devam edeceğiz. Bizler millete efendi değil, hizmetkar olmak için varız. O dönemler de milletin devleti bir anlayışı değil, devletin milleti vardı. Ve bu anlayış içerisinde özellikle kendi dinini yaşamak isteyen, İslami özgürlüğünü kullanmak isteyen bireylere geliştirilen bu sistematik ve vesayet Türkiye demokrasi tarihinin en ağı lekelerinden biridir. 

Post modern darbe diyoruz. Çünkü işleyiş, gelişme ve sonuç itibari ile diğer darbelerden farklı olmuştur. Ve nihayetinde 15 Temmuz’da darbeci anlayış, vesayetçi anlayış bir kere gün yüzüne çıkarak, milletin iradesini ve demokrasiyi manipüle etme çabası yine milletin kendi iradesi ve tecellisi ile son bulmuştur. Ve bu saatten sonra da hiçbir şaşkın, hiçbir insan hakkı ihlalcisi, hiçbir gözü dönmüş Türkiye Cumhuriyeti devleti milleti önünde, onların iradesini gasp etmeye kalkamayacaktır. 15 Temmuz darbeler tarihinin sonu olmuştur. Bu çerçevede bizler demokrasimize sahip çıkacağız. İnsan haklarına, özgürlükleri sonuna kadar gereken değeri vereceğimize, AK Parti kadroları olarak her bir vatandaşımızın hakkının ve hukukunun bizim siyaset amacımız olduğunu bir kere daha vurguluyorum” dedi.