Son Amerikan seçimlerinde Cumhuriyetçi aday Trump’un danışman tercihi olağanüstü derecede sıra dışıydı. Genel geçer normlar dikkate alındığında Trump’un seçimlerdeki baş danışmanını uzman bir ekonomist veya akademik başarısıyla kendini kanıtlamış nobel ödüllü profesör olacağını beklerdik toplumca.
Ancak o tüm bu seçenekleri dışlayarak son zamanlarda adını daha çok Tesla veya sosyal ağ Twitter veya yeni adıyla X’i satın alarak adını duyuran Elon Mask’ı yanına almasıyla sıra dışı özelliğini bir daha ortaya koydu. Bu tercih son derece dikkat çekiciydi. Hatta muhafazakar siyasette açık bir yanılgı olarak görülebilirdi.
Elon Mask tercihi ile başkanlıkta ipi göğüslemesi sonuç itibarile bunun doğru bir tercih olduğu anlaşılmış oldu. Yaptığı yatırımlarla dünyanın başlıca zenginlerinden biri olduğu bilinen Mask’ın daha çok dijital ekonomik sistemleri kontrol etmesi yönü ile bu başarıda etkin olduğunu düşünmek gerekiyor. Mevcut başarıda her nekadar Amerikan iç dinamiklerinin de kendine özgü bazı etkileri olsa bile Elon Mask tercihi dijital dünyaya olan hakimiyeti ile bu yılki Kasım seçimlerine damgasını vurmuştur.
Amerikan seçimlerinde dijital devrimin açık etkisi geleceğe de önemli mesajlar veriyor. Gelecekteki dünyada ister finansal, ister siyasi çekiişme veya daha üst düzeyde bir vurgu ile ülkeler arası çatışmalarda bile dijital üstünlük sonucu belirleyecektir. Bu durum salt teknolojik güçle de olmayabilir. Çok farklı bir yaklaşımla toplumsal düzeyde bireyleri bir amaca yönlendiren, dijital güçlerin etkin kullanımıyla bireylerin iç dünyasına ve hatta bilinç altına girebilen dijital yöntemlere olan hakimiyet bu planın esas alt yapısını oluşturacaktır.
Dikkat edilirse etik anlamda rahip ve dini şahsiyetleri veya adaletiyle toplumda saygın konuma sahip olan kişiliklerden çok dijital dünya aygıtlarını etkin kullananlar daha çok güven veriyor kitlelere . Sosyal ağlara hakimiyet ve bu platformda mantik çerçevesinde verilen mesajlar liderin geleceğinin öncül adımları.
Dünya ve toplumda dijital dünyaya yaşanan güç kayması aslında bir anlamda geleceğin dünyasını da gözler önüne seriyor. Klasik yaşam kültürünün yeni dijital dünya hızının bir hayli gerisinde kalması bu makas kaymasının en büyük nedeni. Hızlı düşünen, hızlı karar veren, insanı yormayan yöntemler bu sonucun ortak gerekçeleri.
Teknolojik ve dijital yaşam kültürünü yaşamın her alanına entegre edilmesi süreci aynı zamanda ülkelerin ve şirketlerin büyümesini ve hatta kalkınması yönü ile farklarını belirleyen bir proses olacaktır. Nltekim yüksek teknoloji sahibi ülkelerin ulusal gelir düzeylerinin yüksekliğinin kökeninde temsmiyle bu alanın gücünün etkileri açıkça görülür. Sanayi alanındaki markalaşma ve aynı zamanda bu alandaki kurumsallaşma başarıyı net biçimde gözler önüne seriyor.